Dilan-Engin Polat çiftinde de gördük. Eğer altyapı yoksa para, kimi insanları Erzurum ifadesiyle “ninno” yani maskara ediyor.
O kebapçı neyin sarhoşu ya da veremli mi?
Eskiden “İslamcı basın” bu türden zıp çıktıların hezeyanlarını saklamak için “meczup” yakıştırması yapardı. Böylelikle diyelim ki Atatürk’e, Cumhuriyete ya da ay yıldızlı bayrağımıza hakaret eden kimi manyaklar, kamuoyu önünde mazur gösterilmeye çalışılırdı.
Zahir bizim sakallı kebapçı da, kendisini o basına güvenerek öylesine lausel görmüş ki bu ülkedeki laik kesime “köpeksiziniz” diyecek kadar hududu aşmış!
Videoyu izleyen herkes görecektir.
Adam zırcahil, adam kötü niyetli, adam aklını ipotek vermiş biri…
Cumhuriyet düşmanı biri…
Laikliği perde ederek bu ülkeye, bu millete küfür ediyor.
Sosyal medyada 750 bin takipçisi varmış.
Normal.
Rahmetli Attila İlhan demişti ki, “Her zaman bu ülkede yüzde beş hain kontenjanı ayırın.”
Aslında verem hastası olan ve düzenli olarak bu tedavisine devam etmesi gerekirken ilgili kuruma gitmeyen bu kebapçı; kendi haline bakmayıp Atatürk’ü seven herkese “köpek” diyebiliyor ve hala Yenişehir’de veremli olmasına rağmen insanlara İskender satıyor.
Sağlık Müdürlüğü nerede?
Ey Palandöken Belediyesi sen neredesin?
Eş Emniyet, bir veremlinin insanlara yemek satması sizin ilgi alanınıza girmiyor mu?
Atatürk düşmanı kesimler bu kebapçıyı gün boyu alkışlardı.
FETÖ’cüler sevindi, İŞİD sevindi…
PKK alkışladı, İsrail paylaştı.
Galiba para, kimilerini akıl tutulmasına uğratıyor.
Bu kebapçı, bir verem hastası, o saçı sakalı ile Atatürk’e ve laikliğe sövüyor.
Buyurun, çok meraklıysanız o kebaptan yiyin…
Yüzünüze bakarak size “köpek” diyecek…
Çünkü siz, ona göre laiksiniz ve siz ona göre Atatürk’ü seviyorsunuz…
Not:
Kendisini laik olarak tanımlayan herkese ve Atatürk’ü seven cümle aleme “köpek” diyen o kebapçı hala fenomen ve hala bu ülkede veremli olmasına rağmen kebap satıyor.
Belediyeler de, sağlık birimleri de kör ve sağır…
Yazıklar olsun size…