Yeni bir plan ve çirkin bir tezgâh!
"FETÖ sanığı o hainin söyledikleri kesinlikle yalandır" şeklinde açıklama yapmasına ve bu iddiayı dile getirilenleri ispata çağırmasına rağmen, başta Cumhuriyet ve Sözcü gibi gazeteler olmak üzere, kendilerini "FETÖ ile mücadele edenleri infaz etme TİM"i olarak gören çevrelerin ısrarla Efkan Alâ'yı hedef seçmeleri elbette ki, tesadüfi bir durum değil. Hani eskiler der ya, "Teravih namazının Ramazan'da olması tesadüf değildir." Bu saldırılar da planlı ve programlı bir senaryonun yalnızca bir bölümü o kadar! Belli ki FETÖ eksenli birileri, kan kokulu irin akan tezgâhlarına yeni kurban katmak istiyor!
"Sarı öküz"ü unutmayın!
Çünkü Efkan Alâ, 17-25 Aralık yargı darbe süreci ile başlayıp, 15 Temmuz'da kanlı kalkışma ile devam eden en zor dönemde, kellesini koltuğuna alarak FETÖ ile amansız bir mücadele verdi ve bu terör örgütüne en büyük darbeyi indirdi. Efkan Alâ'ya dair kuyruk acısı bulunan çevreler, bugün; kimi suret-i haktan gözüken alçakların da gaz vermesiyle Efkan Alâ'yı infaz etmek istiyor. Alâ'nın bakanlıktan çekilmesi,(ya da bırakmasının istenmesi) o çevreler için artık O'nun kolay bir lokma olduğu inancını doğurdu! Birilerinin sütre arkasından ellerini ovuşturarak izlediği bu "açık infaz", aslında Efkan Alâ'nın şahsında FETÖ ile mücadele eden herkese yapılmış bir saldırıdır. Ez cümle diyeceğimiz şudur: Efkan Alâ'nın "infaz"ı karşısında pis pis sırıtarak, "ben tehlikeyi savuşturdum" diyen zavallılara, "sarı öküz" hikâyesini hatırlatırız.
Haşim Nurgazi
