Haber Girişi : 20 Kasım 2014 11:48

Bu başarıya susamıştık...

Bu başarıya susamıştık...

Modern fiziğin ve teleskopik astronominin kurucusu İtalyan bilimadamı Galileo, "dünya dönüyor" dediği için engizisyon mahkemesi tarafından idama mahkum edilmiş, sözünü geri alması karşılığında affedilmişti. Ancak  mahkemeden çıkarken O yine iddiasının arkasında durmuş, “siz isteseniz de istemeseniz de dünya dönüyor”diye mırıldanmıştı.

Aynı şey değil; ama tutunuz ki ben de desem ki, Türkiye’de futbola harcanan para ve zamanın onda biri öteki spor dallarına harcansa, Türkiye’den her yıl onlarca dünya şampiyonu çıkar.

En son Soçi Kış Olimpiyatları’nda boyumuzun ölçüsünü almıştık. Zaten topu topu 7 sporcuyla katıldığımız Olimpiyat’ta, sporcularımızdan üçü de ecnebi orijinliydi.

Kısacası Türkiye,  dünya spor arenasında nal topluyor!

Hal böyle olunca futbol karnemiz de sıfırlarla dolu.

İşte Türk futbolunun hali...

Şike!

Kavga!

Mafya!

Küfür!

...Ve doğal sonuç:

Başarısızlık!

Buna rağmen benim, futbola harcanan para diğer spor dallarına harcansın, dememin hiç bir hükmü olmayacağını biliyorum.

Uzağa gitmeye gerek yok; Erzurum da bile yıllardır bu gerçeği yaşıyoruz. Ortada başarısızlıktan başarısızlığa koşan ama buna mukabil her yıl trilyonlar harcanan bir futbol takımımız var!

Oysa aynı Erzurum’da, futbol için ayrılan bütçenin yüzde biri bir kaynakla, Türkiye Erkekler Voleybol Birinci Ligi’nde mücadele eden bir takımız var:

Palandöken Belediyesi Erkek Voleybol Takımı...

(Hakkını teslim edelim ve bir de tebrik edelim aynı ligde Gümüşhane Torul da var) 

Belki de bir çoğumuzun bundan haberi bile yok!

O’nun sayesinde, Türkiye’nin en klas voleybol takımları Erzurum’a geliyor ve bu takımımızla maç yapıyor.

Futbol kadar olmasa da muhteşem bir seyircisi ve coşkulu bir taraftarı var.

Şu sıralar ligin alt sıralarında ama gösterdiği performans ve inanç yeni başarıların habercisi...

Arkasında ne holding, ne banka, ne de bol sıfırlı çekler yazan işadamları yok.

Arkasında sadece bir ilçe belediyesi ve o belediyenin bu yolda çok büyük fedakârlık gösteren başkan ve yöneticileri var:

Kulübün Onursal Başkanı Orhan Bulutlar (belediye başkanı)

Kulüp Başkanı Zafer Bülent Engin (başkan yardımcısı)

ve elbette ki o başarının kilit ismi, takımın hocası

Ünsal İsmail Kırıcı…

Ya sporcular?

Evet; yerli-yabancı bütün sporcular, her karşılaşmaya sinelerindeki mangal gibi yürekle çıkıyor, giyindikleri formayı alın terleriyle ıslatıyorlar.

Hepsi de kocaman alkışı hakediyor.

"Spor" deyince yalnızca akıllarına "futbol" gelen dostlara sesleniyorum:

Erzurum’da birinci ligde bir spor kulübümüz var!

Gelin hep birlikte kısa bir süreliğine tavır değişikliğine gidelim.

Durun; hemen celallenmeyin! 

Futbol kulüplerimizi kapatalım demiyorum. 

Dediğim şu:

Bir iki yıl futbola harcadığımız mali kaynağın onda birini başta voleybol olmak üzere, öteki spor dallarına yönlendirelim ve de bir süreliğine futbolla yatıp kalkmak yerine, Palandöken Belediyesi Erkek Voleybol Takımı’na vakit ayıralım.

Çok zor bi şey mi istiyorum?

Yanıbaşımızda hem de sessiz sedasız bir başarı öyküsü yazıldı, yazılmaya da devam ediyor.

Televizyonda spor spikeri anlatıyor:

Fenerbahçe Erkek Voleybol Takımı, bu hafta Erzurum’a deplasmana gitti ve Palandöken Belediyesi Voleybol takımı ile karşılaştı."

Bu anonsu, futbolda duymayalı neredeyse bir asır oldu!

Futbol’un nasıl sihirli bir şov olduğunu biliyorum.

Ben çok hazzetmesem de gerçek değişmiyor. Görüyorum ki Amerika gibi futbola öküzün trene baktığı gibi bakıldığı bir ülkede bile artık futbol diye çarpıcı bir endüstri var.

Türkiye’de farklı olmasını beklemek mümkün değil elbette...

Fakat herkes inanmalı; spor, yalnızca futboldan ibaret değil.

Palandöken Erkek Voleybol Takımı, kıt imkânlarına rağmen elde ettiği bu başarıyla Erzurum’un adını, "en iyiler" arasına yazdırdı.

Görün bakın destek verilmesi halinde aynı tablo, boksta, güreşte, basketbolda, atletizmde, kayakta ve diğer kış sporlarında da tekrarlanır.

Nitekim Aziziye Belediyesi’nin de Termal Hentbol Takımı da ikinci ligde mücadele ediyor.

Onu da çok az kişi biliyor.

Sonuç olarak; Bu şehrin, yıldızını parlatan ve hepimize nice zamandır hasret kaldığımız başarı keyfini yaşatan Palandöken Belediyesi Erkek Voleybol Takımı’mız hepimizin ortay paydası olmalıdır.

O’nu desteklemek, maçlarına bilet alarak gitmek(gerçi maçları bedava ama) her Erzurumlunun manevi borcu olmalıdır.

Ben kendi payıma bunu bir görev addediyorum.

Ve bir kez daha başkanından hocasına, sporcusundan yöneticisine ve seyircisine kadar emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.

İyi ki varsınız.