GÜNDEMHaber Girişi : 20 Temmuz 2025 21:31

Zulme sessiz direniş: Sağlıkçılar Gazze için yine sokakta

Zulme sessiz direniş: Sağlıkçılar Gazze için yine sokakta
​​​​​​​Erzurum'da sağlık çalışanları, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve zulme dikkati çekmek amacıyla 88 haftadır kesintisiz olarak yaptıkları sessiz yürüyüşü devam ettiriyor.

Kent merkezindeki Lala Mustafa Paşa Cami önünde bir araya gelen doktor, sağlık çalışanları ve tıp fakültesi öğrencilerinden oluşan grup, Türk, Filistin ve Doğu Türkistan bayrakları eşliğinde, taşıdıkları döviz ve pankartlarla Yakutiye Medresesi'ne kadar yürüdü. Yürüyüşe vatandaşlarda destek verdi.

Yürüyüş sonrası byapılan açıklamada, ne bir siyaset parçasının ne bir kurumun çağrısıyla değil; kalplerindeki merhametle, vicdanlarındaki sorumlulukla ve ümmet bilinciyle toplandıkları ifade edilerek, "Bu sessizliğimiz, duyarsızlık değil; vakardır. Bu suskunluğumuz, teslimiyet değil; direniştir. Bugün Filistin'de, özellikle Gazze'de yaşananlar, sadece bir savaş değil; topyekûn bir soykırımdır. Binlerce masum çocuk, kadın, yaşlı, gencecik insanlar; bir bombanın, bir kurşunun, bir ambargonun altında hayattan koparılıyor. Dünyanın gözleri önünde İsrail, tüm uluslararası hukukları çiğneyerek, destekçileri ABD ve Batılı müttefikleriyle birlikte bir halkı yok etmeye çalışıyor. Ancak İsrail'in zulmü yalnızca Filistin'le sınırlı kalmıyor. Şimdi de Suriye topraklarında yeni bir cephe açma derdine düşmüş durumda. Suriye'yi defalarca bombalayan bu işgalci rejim, artık askerî birlikler yerleştirerek bölgeyi fiilen işgal etmeye çalışıyor. Yetmedi mi Gazze? Yetmedi mi yüzyıllık kan? Şimdi bir başka toprakta daha kaos, ölüm ve işgalin tohumlarını ekiyorlar. Bu sadece Suriye'ye değil, ümmetin tamamına bir meydan okumadır" denildi.

Yapılan açıklamada daha sonra şöyle devam edildi, "Zulümde yarışan bu küresel zalimler şunu bilsin ki: Biz sustukça değil, konuştukça büyüyoruz. Biz yoruldukça değil, direndikçe güçleniyoruz. Ne bu topraklarda nede ümmetin bulunduğu hiçbir coğrafyada Müslümanlar tarihin hiçbir döneminde yenilmemiştir. Bazen Uhud oluruz, geri çekiliriz ama Bedir'in ve Hendek'in zaferi bizimdir. Çünkü zafer, sabredenlerindir. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir. Bugün burada, 15 Temmuz 2016 gecesinde aziz milletimizin yazdığı direniş destanını anmak içinde toplandık. O gece vatan hainleri tankları bizim üzerimize yürüttü ama biz geri çekilmedik, bedenimizle tanklara kafa tuttuk. Uçaklar alçaldı ama yüreklerimiz uçaklardan daha yükseğe yükseldi. O karanlık gecede milletimizin destanını yazdık, şimdi ise 2025 yılında, her anı canlı yayınlanan Gazze'deki soykırımın ve bu soykırıma boyun eğmeyen başka bir milletin direniş destanının tanığıyız"

Doğu Türkistan'da bir ulusun kimliğiyle, diliyle, inancıyla yok edilmeye çalışılmasına ve halkın sessiz direnişine tanık olunduğu ifade edilen açıklamada daha sonra şöyle denildi, "Biz bu kıymetli vatanın evlatları olarak, İslâm'dan aldığı izzet ile asırlarca dünyaya adaletle hükmetmiş ecdadımızdan kalan mirasla, nerede bir mazlum görürsek ona kol kanat gereriz. Bayrağımıza uzanan kirli elleri bir gecede kıranlar olarak; bugün Gazze'nin direnişini ve çırpınışını görmezden gelemeyiz, gelmeyiz! Çinin Doğu Türkistan'ı asimile etme çabalarına ve annelerim, babaların, evlatların çaresizliğine gözümüzü kapatamayız, kapatmayız! Zulmün, nerede ve kime karşı olursa olsun karşısında olmak, mazlumun ise her daim yanında olmak imanımızın ve ahlaki mirasımızım bir gereğidir."

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.