Yakın bir geçmişte bir tanıdığım, teknoloji sayesinde sahip olduğu bir meziyeti (!) ballandıra ballandıra anlatırken, "Ağabeyi tam dört senedir ne gazeteye, ne kitaba, ne de herhangi bir dergiye para vermeden okuyorum; sağolsun Google!" demişti.
Evet; "Hazreti Google", okumaya çok meraklı (!) insanımıza bu imkânı sunuyor! Kim hangi gazeteyi, hangi yayını ya da hangi konuda merak ettiği bir şey varsa, anında "Hazreti Googlea müracaat ediyor ve tıpkı o tanıdığımın dediği gibi, "para vermeden" elde ediyor!
Kirden ve pislikten paçavra olan o bilgi, elin gavuru tarafından (niyeyse artık) hem de meccanen insanımızın emrine amade kılınıyor!
"Teknoloji çağı"ndan, jet hızıyla "yapay zeka" milenyumuna eriştiğimiz bu günlerde, bazı salaklar(!) var ki hâlâ yazılı ve baskılı bir şeylere para ödüyor, akıl alır gibi değil!
Düşünebiliyor musunuz, bu salaklar(!) kitap fuarlarına gidiyor, oralarda kitap satın almakla kalmıyor, o kitapları yazan yazarlarla sohbetler edip, onların elinden bir de imzalı şeyleri para ödeyip alıyorlar!
Halbuki ne gereği var, gir internete çök "Hazreti Googlenin önünde ve ne istiyorsan sor anında isteğidin her şeyin encamını önüne sersin!
Yazarı tanıyacaksın da ne olacak sanki...
Herhangi bir sorunla karşılaştığında anında gazeteyi, ya da radyo ve televizyonu arayıp yardım isteyen o vatandaş; mesele para verip "okuma"ya yahut da "izleme"ye gelince, hemen "Hazreti Google"a sığınıyor!
Parayla gazete, kitap ve dergi okumamayı kendisine şiar edinmiş bir toplumda, insan kendi kendine sormadan edemiyor: Bu ülkede kitap fuarı olur mu?
Olur, oluyor ve besbelliki olacak beyim...
İşte sana Erzurum Kitap Fuarı örneği...
Hani yolun düşer de bizim taraflara gelirsen göreceksin ki beyim, aha bu "taşra şehri"nde bile şaka gibi ama, insanlar "para ödeyip" kitap ya da baskılı eser satın alıyorlar.
Hakikaten şaka gibi...
Bir kaç yıldan beri Erzurum Kitap Fuarı adeta internet ağzıyla diyecek olursak "fenomen" oldu!
Sağdan da soldan da her görüşten eser, illa ki "alıcı"sıyla buluşuyor, özellikle de genç müşterileriyle...
Yani azizim, sizin anlayacağınız Erzurum Kitap Fuarı bu yıl da ezber bozdu; Googlecı cenaha karşı hiç de küçümsenmeyecek bir "zafer" elde etti.
Zahir, "ahir zaman" dedikleri bu olsa gerek!
Baksanıza...
Bazı insanlar, düpedüz para verip kitap satın alıyorlar; hayret şey!
Polis onları yakın takibe alsa mutlaka tespit edecektir ki bu kimseler, gazeteyi de "para"yla okuyorlardır.
Apartman hayatının çok revaçta olduğu bir dönemde, kimi aileler evlerine duvardan duvara kağıt misali, duvardan duvara kitaplık yaptırırdı!
O kitaplığın içini doldurmak için de "kitap" almaz, hacim olarak rafları en çok kaplayacak kalın ciltli "şeyler"e para öderdi! Böylelikle bir misafir eve geldiğinde, evsahiplerinin nasıl "entellektüel kimseler" olduğuna karar verirdi! Çünkü, duvardan duvara tuğla kalınlığında onlarca ciltlik (hem de rengarenk) "eser", öyle herkesin evinde olmazdı!
Isparta Halısı zenginliğin eseriydiyse, duvardan duvara ciltler dolusu kitap sahibi olmak da, daha ciddi ifadeyle "münevver olma"nın yegâne timsaliydi!
Kekeme olduğu için ömründe televizyona çıkmayan o çok kıymetli yazara, "ağabeyi seni dün televizyonda izledim, ayrıca dün yazını da okudum çok muhteşemdi" deyen vatandaşımız, bilseydi ki, o yazar dün yazı yazmamıştı ve ömründe hiç de televizyonda konuşmacı olmamıştı, acaba yine o patavatsız tavrını sürdürür müydü?
Dün çok kızdım!
Bir baktım ki, kızım Arnisa Umay'ın ve torunum Mehmet Çınar'ın elinde kitaplar var"
"Nedir bunlar?" diye sordum.
Kızım da torunum da, "Kitap fuarından aldık" dediler.
Kızgınlığım biraz hafifledi, ama büsbütün geçmedi.
Öyle ya, arkadaş niye para verip kitap alıyorsun ki, gir "Hazreti Googlea bedava oku!
Nasılsa bu ülkede "aydın olma"nın yolu beleşçilikten geçmiyor mu?
Şaka bir yana sevgili dostlar, Erzurum Kitap Fuarı hakikaten yine muhteşemdi ve yine ezber bozdu.
