Emniyet eski müdürü Kadir Beyle, Erzurum’un dokusu hiç uyuşmadı…
Mukadder netice
Yirmi yedi ilin emniyet müdürü “merkeze” çekilmiş.
Yani aktif görevden pasif göreve alınmışlar.
O müdürlerden biri de Erzurum Emniyet Müdürü Kadir Yırtar…
Kadir Bey’le merhabam yoktu.
O kendi işini ben de kendi işimi yapıyordum.
Tanışmamız şart değildi.
Hizmetlerini yakından izliyordum.
Arkasından konuşmak gibi olmasın ama…
Bana sorarsanız Kadir Yırtar, “merkeze” çekilmekle kadre uğramış bir isim değil…
Niye?
Şundan:
Birilerinin, “ Türkiye polis devleti oldu” iddialarını güçlendiren bir yol haritası izledi.
Toplumla rabıta kurmak, esnafla vatandaşla sohbet etmek yerine makam odasına kapandı.
Seksenli yılların polis şefi edasını takındı.
Eğitimci olmak yerine, cezalandırıcı olmayı tercih etti.
Dürüst bir insandı, işine de aşıktı, ama topluma dönük bir bakışı yoktu.
Tabii ki, “ben ceberutum, istediğimi istediğim gibi ezerim” de demiyordu ve fakat sevimli bir profil de sunamadı hiç…
İstanbul’da, Ankara’da kontrol için durdukları aracın sürücüsüne, “efendim ehliyet ve ruhsat” diyen polis ile Erzurum’da “ehliyetini ruhsatını ver hemen” diyen polis arasında bir tercih yapacak olsaydı…
Kadir Yırtar ikincisini seçti hep…
Trafik kazalarını önlemek için çare aramak değildi önceliği…
Yüklü miktarlarda cezalar yazmayı çözüm olarak gördü.
Ve bununla da sık sık övünürdü!
Kadir Yırtar görevi başındayken de bendeniz, bu eleştirilerimi yaptığım için şimdi arkasından konuşuyor gibi olmuyorum…
Örnekleriyle sabittir.
Ülkemizde kimi yöneticiler, sıkıyönetim ya da olağanüstü dönemlerde görev yapmayı pek bir severler!
Çünkü o vakitlerde laüsel olurlar, hesap vermezler, hukuk tanımazlar!
Unuttukları tek şey ise:
Türkiye’nin artık eski Türkiye olmadığı gerçeğidir.
Hasılı…
Kadir Yırtar da zaten Erzurum’dan çok hazzetmemişti, Erzurum da ondan…
Doku uyuşmazlığı vardı yani…
Umarım ki yeni görevi “merkezde”, bol bol vakti olacağından bir muhasebe yapar:
“Hükümet beni niye kızağa çekti?”
Kadir Beyden bağımsız bir örnek…
Önce sokağa çıkma yasağı ilan edip sonra da dönüp “dün bu şehirde hiçbir suç işlenmedi” demek ne kadar akla izah edilirse, sokakları meydanları polis kuşatmasına alıp, “aykırı ses çıkmadı” demek aynı şeydir…
Bazıları üstümüzün başımızın unlu olmasına bakarak bizi sırf değirmenci zannediyor.
Oysa bizde her meslekten esnaf var.
“Gel otur” diyeni de biliriz, “buyur otur” diyeni de…
Allah yolunu da bahtını da açık etsin…
Kadir Beyin, Erzurum’da kısa kesmesi hayırlı olmuştur.