Haber Girişi : 12 Ağustos 2015 07:44

Dünün mağruru, bugünün kaçağı!

Dünün mağruru, bugünün kaçağı!
Özel yetkili savcıydı, öyle ki kılıcının her iki yanı da adam biçiyordu! 
Birine, "sen Ergenekoncusun" diye hüküm vermesin, o kişi ister 
genelkurmay başkanı olsun isterse bir işadamı ya da profesör veya gazeteci farketmez  hemen oracıkta işi biterdi.
Dubai'de bedava tatilin yanısıra, tavla oynamaya da pek bi meraklıydı. 
Nasıl oluyorduysa oluyordu, dünün mağrur, bugünün sabık ve kaçak 
savcısı herkesi yeniyordu! 
Misal; bir kış günü geldiği Erzurum'da, otelin lobisinde tavla oynarken 
bendenizle tanışmak istemiş, bunun üzerine müşterek bir dostumuz bu 
tanışmada aracı olmuştu.
O tanışma esnasında daha "merhaba savcı bey" dememe fırsat vermeden, "...söyle bakalım 
Ergenekoncu musun değil misin" şeklinde son derece nobran bir tutum sergilemişti. Bir çok kişi şahitlik 
edecektir, o tutumu üzerine kendisine, "hayırdır savcı bey, eğer 
sorgudaysam, avukatımı getireyim" demiştim.
Sonra bir daha da karşılaşmadık; ama her gün medyada gördüğümüz için o mağrur ve küstah adamı hiç 
unutmadık.
Gün geldi ki sap döndü, 
hesap döndü.
Neredeyse memleketin yarısını "darbeci" olmakla suçlayıp içeri tıkan o savcı, "darbeye teşebbüs" iddiasıyla hem meslekten men edildi, hem de bugünkü haliyle "kaçak sabık savcı" oldu...
Kimsenin felaketine sevinmeyiz. Lakin bu sabık savcı o kadar çok 
çocuğun, kadının, anne-babanın ve kardeşin ahını aldı ki, günün birinde bunların hesabının sorulacağı belliydi.
Sadece o değil; O'nun gibi hukuk, 
adalet ve asgari insan haklarından 
bihaber yüzlerce hakim savcı vardı, kısmen de var. 
Dosyaya sahte deliller koyarak 
insanların ocaklarını söndüren bu 
tiplerden, eğer bir gün hesap 
sorulmasaydı, inanınız ki kimsenin adalete ve devlete olan inancı 
kalmazdı.
Baktılar ki, işlediğimiz suçların hesabı çok ağır olacak, kendilerinden önce firar eden paralelci abileri gibi onlar da soluğu yurtdışında aldılar, yani kaçtılar.
Abileriyle aralarındaki tek fark şu: 
Onlara bu hukuk katliamını yaptıran ağabaları Amerika'ya tüyerken, bunlar ancak Ermenistan'a kaçabildiler!
Tutunuz ki bir yolunu buldunuz ve işlediğiniz suçlardan ötürü bir ömür boyu adalet önüne çıkmadan firarda yaşamayı başardınız. İyi de 
mahkeme-i kübradan nasıl yırtacaksınız, hiç 
düşündünüz mü?

Etiketler : şener
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.