GÜNCEL Haber Girişi : 29 Ağustos 2011 15:09

Başkanı Mehmet Görmez ve eşi Hatice Kübra Görmez, Somali izlenimlerini anlattı

Başkanı Mehmet Görmez ve eşi Hatice Kübra Görmez, Somali izlenimlerini anlattı

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ve eşi Hatice Kübra Görmez, Somali izlenimlerini anlattı. Görmez ailesi hesabını verememekten korktukları durumları açıkladı

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, çok sayıda Somalili öğrenciyi Türkiye’de yetiştirmeyi planladıklarını belirterek, ’’Şu anda arkadaşlarımız orada bu seçimleri yapıyorlar’’ dedi.

Ramazan ayı boyunca ’’Afrika’ya Her Evden Bir Fitre Bir İftar’’ kampanyası yürüten Diyanet İşleri Başkanlığı kara kıtaya yardımların ramazandan sonra da sürmesi için ’’Somali de Bayram Yapsın’’ sloganıyla yeni bir kampanya sürdürüyor.

Yeni kampanyanın duyurulmasından bir süre önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Somali’ye giden Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, kara kıtanın acılı ülkesinin durumunu, yoksunlukları ve ihtiyaçları yerinde görme imkanı buldu. Görmez, Somali ziyaretinde kendisine eşlik eden eşi Hatice Kübra Görmez ile izlenimlerini AA’ya değerlendirdi.

’’Somali’de söylenenlerden ve görünenlerden öte bir dünya var’’ diyen Mehmet Görmez, Afrika’nın tarihinin başlı başına acılı olduğunu, Somali’nin de bu acılardan fazlasıyla nasibini aldığını söyledi.

Günübirlik Somali ziyaretinin, yaklaşık 5 saat sürdüğünü anlatan Görmez, ’’Zaman tüneline girip başka bir dünyada bir yıl yaşamış gibi olduk diyebilirim. İnsanların ve çocukların yüzündeki çile ve orada birkaç saat içerisinde birlikte yaşadığımız ızdırap... Gerçekten adeta bir yıl kalmış gibi olduk’’ diye konuştu.

Kara kıtaya gitmeden önce Ankara Kocatepe Camisi’nde verdiği bir hutbede ’’Afrika’daki açlığın sebebi kuraklık değil, insanlığın aç gözlülüğü... Oradaki kuraklık su veya yağmur azlığından değil, yürek kuraklığından kaynaklanıyor’’ ifadelerini kullandığını belirten Görmez, ’’Somali’de ise bunu, görerek pekiştirmiş oldum’’ dedi.

Somalili çocuklarla konuşurken, onların yüzlerindeki acıyı ve tebessümü birlikte paylaşırken, iç dünyasında farklı şeyler yaşadığını ifade eden Görmez, insanlığın bir ferdi olarak, dünyadaki aç gözlülükten utandığını söyledi.

Somali’de daha kalıcı işler yapılması gerektiğine işaret eden Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak, insana yatırım yapmaya imkan verecek faaliyetler planladıklarını söyledi.

Görmez, ilerleyen zamanlarda çok sayıda Somalili öğrenciyi getirerek Türkiye’de yetiştirmeyi hedeflediklerini dile getirerek, ’’Şu anda arkadaşlarımız orada bu seçimleri yapıyorlar. Uzan vadede hem orada hem burada Somalili çocukların ve gençlerin eğitimlerine yönelik önemli projelerimiz olacak’’ diye konuştu.

SANAL ALEMDEN ACI GERÇEĞE YOLCULUK

Hatice Kübra Görmez de ’’tüm insanlığın unuttuğu, Akif’in ifadesiyle ’tek dişi kalmış canavarın’ onlarca yıldır kanlarını emerek takatsiz bıraktığı, bir lokmanın, bir damlanın esirgendiği, esmer derili insanların insanlığın yüreğinde katmerleşen karanlıklara ayna olduğu yoksullar ülkesi’’ diye tanımladığı Somali’ye gidip gitmeme konusunda ciddi tereddütler yaşadığını belirtti.

Bunun, yolun çok uzun, meşakkatli ve riskli oluşundan kaynaklanmadığını belirten Hatice Görmez, ’’Bir film gibi izlediğimiz sahnelerle yüz yüze gelmek... Medeniyetin zirvesi 21. yüzyılda sanal alemden acı gerçeğe yapılacak bir yolculuktu bu. Ama insanlığın unutulduğu, sınıfta kaldığı bir dönemde, gitmek aynı zamanda bir insanlık göreviydi’’ diye konuştu.

’’AÇLIK, SEFALET, SİLAH VE CENAZE VAR’’

Türkiye’ye döndükten sonra bu ülkede olanlarla, olmayanları karşılaştırdığını anlatan Görmez, ’’Yol yok, elektrik, su, yiyecek, içecek yok, barınacak dört duvar yok, en temel ihtiyaçlar yok, yok. Var olan şeyler ise açlık, sefalet, silahlar ve yaşayan cenazeler’’ diye konuştu.

En büyük acıyı Somalili kadınların, annelerin yaşadığını vurgulayan Hatice Görmez, kadınların iç savaş sebebiyle öldürülen eşlerinin, yakınlarının yasını tutamadan evlat acısıyla yüreklerinin dağlandığını söyledi.

Hatice Görmez, sözlerini şöyle sürdürdü:

’’Bir anne olarak sahip olduğum, olduğumu zannettiğim ve evlatlarımın sahip olduğu şeyleri düşünüyorum. Bir de Somalili anneleri ve o kara boncuklarını. Bizler evlatlarımızın özel odalarından, markalı kıyafetlerinden, özel eğitimlerinden ve israf dolu harcamalarından fedakarlık düşünemezken, Somalili anne bir diğerini yaşatmak adına can parçasından birini, yüreğini yanında bırakarak, terk etmek zorunda kalıyorsa, onlar da anne bizler de anneysek, tek ve en büyük farkımız sadece farklı coğrafyalarda yaşamaksa, aynı zamanda bir de aynı dine, yaratıcıya iman ettiğimizi söylüyorsak bir yerlerde çok ciddi yanlışlarımız var diye düşünüyorum. Ve Rabbimize karşı bunun hesabını verememekten korkuyorum.’’

FİLM DEĞİL, HİKAYE DEĞİL, GERÇEĞİN TA KENDİSİ

’’Uzak komşum açken tok olmak bana çok ağır geliyor’’ diyen Hatice Görmez, şunları kaydetti:

’’Somali’dekiler, adeta ölüm orucundayken, her türlü olumsuzluğa rağmen, ramazan orucuna diyet edebilme erdemine sahip olabiliyorsa inanıyorum ki onlar bu dünya imtihanını bizden çok daha rahat kazanacaklar. Ama diğerleri yani bizler, medeni dünya bu imtihanda çok zorlanacağız. Bu sebeple bu dönemde herkesin mutlaka yapması gereken şeyler var. İzlediklerimiz, duyduklarımız film değil, hikaye değil gerçeğin ta kendisi, hem de çok daha acı tablolarla. Evet gidip gördük, şahit olduk ve sorumluluğumuz daha da arttı. Eğer yüreklerimizde bu bilinci oluşturabilirsek belki bir çocuk daha hayata tutunur ve bir annenin yüreği daha az yanar diyorum. Ve işte o zaman belki Rabbimizin rahmetine nail olmuş oluruz.’’