“Aday ol, biz de tekrar seçelim”

Oda başkanları onun için deklarasyon yayınladı…

“Aday ol, biz de tekrar seçelim”

1075 yılında esnaf oldu, dükkan açtı.

Kendi halinde bir kuyumcu ve iyi sanatkardı.

Efendiliği, iş ahlakı ve ilkeli duruşu hep takdir topladı.

Gün geldi kuyumcular ( Erzurum’da o sıralar yüzlerce kuyumcu esnafı vardı ve Osman yanar gibi de efsane bir başkan ) O’nu kendilerine oda başkanı seçti.

Yıllarca bu görevi anlının akıyla ifa ettikten sonra bu defa da her meslekten esnafın talep ve teşvikiyle 2002’de Erzurum Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği (ESOB) başkanlığına layık görüldü.

Yirmi yıldan beri bu kıymetli vazifeyi hakkını vererek sürdürüyor.

Evet; O’nun adı Rasim Fırat…

Önceki gün basında bir haber dikkatimi çekti.

İstisnalar hariç Erzurum’daki tüm meslek odaları bir araya gelip deklarasyon yayınlamış.

Oda başkanları bu deklarasyonda diyorlar ki, “Rasim Fırat’ın yeniden birlik başkanlığına aday olmasını istiyoruz; bizler kendisini yeniden seçmeye hazırız.”

Vay be…

Bu devirde hele hele de kesintisiz bir şekilde aynı görevde yirmi yıl kalan biri için diğer oda başkanları tekrar aday olsun diye seferber oluyor…

Rasim Fırat adına övünç duyulacak bir durum…

Demek ki işini nasıl lakıyla ve adil biçimde yapıyor ki, aday enflasyonunun tavan yaptığı memleketimizde, böylesi bir samimiyete ve teveccühe mazhar oluyor.

Aynı Erzurum’da öyleleri de var ki, yanlışlıkla bir defa seçildiği koltuktan gitmesini bilmiyor, söküp atmaya kalksan dört elle yapışıp kalıyor.

Kimileri oturduğu koltuğa anlam ve değer kazandırıyor, kimileri de oturduğu koltuktan ötürü önemli oluyor.

Hemen her meslek dalından Erzurum’da binlerce esnaf var.

Bu esnaf içerisinde, her siyasi partiye yakın olan kimselerden tutunuz da farklı inanç ve ideolojiye sahip olanına kadar her anlayışta insan mevcut…

Yani homojen bir yapı yok.

Rasim Fırat işte bu çok seslilik içerisinde yüzlerce hatta binlerce kişi tarafından kendilerini temsil etmesi için aranılan ve tercih olunan bir isim…

Yine bu şehirde, ismi lazım değil öyle sivil toplum temsilcisi ya da başkanı var ki, örneğin üyesi ya da üyeleri sıkıntı ve sorunlar altında yitip gitse bile bir lahza da olup geriye dönüp bakmıyor.

Çünkü o koltuk, o kişi için yalnızca kişisel çıkarları ve ikbali uğrunda bir araç…

Bu gelişmeden görüyoruz ki, koltuk ve makam Rasim Fırat ve sayıları çok olmasa da hala bu şehirde bazı insanlar için hayat memat meselesi değil.

Ne diyelim…

İnşallah bu türden insanların sayısı öyle artar ki, oy veren kimse hayli zorlanarak iyilerin içerisindeki en iyiyi seçme lüksünü tadar…

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.