Çatısı yanan Taşambarlar bize neyi hatırlatıyor?
Yanan Erzurum’un hangi yanı?
Taşambarlar…
Adı üstünde ambar, yani askeri depo…
Hiçbir sanatsal değeri ve estetiği yok, alelade bir taş bina…
Yavuz, İran üzerine yürürken askerinin ihtiyacı için yaptırdığı bir ardiye…
O kadar çok ehemmiyet atfedildi, o kadar çok tarihi misyon yüklendi ki, sanırsınız Yakutiye’dir.
Askerin ihtiyacının stoklanması amacıyla yapılan bu sıradan taş binaya, özel bir anlam yüklemek saçmalıktır.
Erzurum’un simgelerinden biri midir, evet; biridir.
Yoncalık denildi mi önce Taşambarlar akla gelir.
Yanıbaşında sıralanan faytonlar…
Ve Şair Nefi Mektebi…
Ötesinde ise, memleketin özeti Tebrizkapı…
Geçenlerde çatısı yandı bu taş binanın…
Üstelik o çatı özgün değil, yarım asır önce binaya eklenmiş bir ek…
Niye ve ne süratle yandığı elbette açıklığa kavuşturulmalıdır.
Sırf artık belediyenin uhdesine geçtiği için çatısı yanmış olamaz.
Sosyal medyadan takip etmeye çalıştım.
Birileri sanki bu taş yapının bizzat Mehmet Sekmen tarafından yaktırıldığını söyleyip durdu, kimileri de daha hafif şekliyle ima etti.
Allah aşkınıza…
Bina zaten Sekmen’in başkan olduğu büyükşehir belediyesinin uhdesine geçmiş.
Sekmen, niye durup dururken çatısını yaktırsın o binanın?
Büyükşehir, Taşambarları bir çarşı haline getirmek istiyor. Tıpkı Rüstempaşa gibi…
Orası için belediye onlarca milyon akıtacak, niye yaksın ki?
Sekmen’in Taşambarları’ndan nasıl bir rantı olabilir ki?
Çatısına kaçak kat mı çıkacaktı yoksa!?
Sekmen’i sevin ya da sevmeyin siz bilirsiniz.
Lakin azıcık mantıklı ve vicdan sahibi olun.
Sekmen, o uyduruk çatıyı yaktırdı çünkü yerine cam tavan yaptıracaktı!
Bu mu bütün teziniz?
Kaç Erzurumlu bugüne kadar Taşambarlar’ın içerisini gördü?
Ne var orada?
Çatısı zaten sonradan uydurulmuş bir garabet…
Yine de yanmasıydı…
Sekmen’in:
“Yanmasaydı zaten biz sökecektik”
Sözünün arkasında acayip manalar aramak beyhude bir çabadır.
Çünkü o çatı, zaten binanın aslına mugayirdi.
Mazrufa değil de zarfa bakmaya devam ederseniz unutmayınız ki, daha nice ata yadigarı yok olup gider.
Bu şehirde, saçtan çatısı olmayan ne kıymetler yanıp kül oldu da kimse farkına bile varmadı.
Sekmen’e sayıp sövmenin yeni bir adresidir, Taşambarlar…
Aslında onlar, o taş binanın çatısında tüten dumana bakarak yanan bir şehir görmek istiyorlar.