Diyanet İşleri eski Başkanı Dr.Tayyar Altıkulaç, Adana Müftülüğünün davetlisi olarak geldiği Seyhan Kültür Merkezinde bir konferans verdi.
Adana İl Müftülüğü konferanslar serisine devam ediyor. İl Müftülüğümüz ve Diyanet İşleri eski başkanlarından Dr. Tayyar Altıkulaç’ın konuşmacı olarak katıldığı Seyhan Kültür Merkezinde “Kur'ân-ı Kerîm’in Nüzulünün 1400. Yılı” konulu konferans yapıldı.
Açılış konuşmasını yapan Adana İl Müftüsü İsmail Canbolat konuşmasında, “Yoğun mesaisine rağmen davetimize icabet ederek konferanslarını takdim edecek hocamıza teşekkür ediyorum. Ayrıca yoğun ilgi gösteren siz değerli misafirlerimize de şükranlarımı sunuyorum. Alanında en yetkin bir isim olan hocamızdan istifade etmiş olarak bu zaman dilimini değerlendirmiş oluruz, öğrencilerimize de alanlarında uzman, mesleklerinde yetkin kişilerin hem bilgi ve hem de tecrübelerinden azami ölçüde istifadeye çalışmalarını tavsiye ediyorum. , Kur’an-ı Kerim’in elimizde bulunan şekli ile ilk indiği gün arasındaki şekli arasında hiçbir farklılık olmadığını, değişmeyen ilahi tek kitabın Kuran’ı Kerim olduğunu belirtti.Canbolat, “Biz Kuran-ı Kerim’in değişmediğine inanıyoruz. Bununla birlikte bu konferansta anlatılacaklar bu inancımızı bir kez güçlendirecektir.” diye konuştu.
Diyanet işleri eski Başkanlarından Dr. Altıkulaç yaptığı konuşmada, ‘Kur’an-ı Kerim’in asrı sadetten günümüze ulaşan nüshaları’ konusuna dikkat çekerek, “Kur’an-ı Kerim Bizim temel referansımızdır. Batılı müsteşrikler senaryolarla bu kaynağı bulandırmak ve Kur’an-ı Kerim’in bazı değişikliklerle günümüze ulaştığı konusunda ciddi çalışmalar yapılmaktadır. Bizler bunlara duyarsız kalamayız. Günümüz bilgi çağı olduğuna göre bilimsel metotlarımızı bu anlamda geliştirerek sahih kaynaklara inmeniz gerekmektedir.Orijinali Topkapı Sarayı Müzesi'nde bulunan ve Halife Hz. Osman'a izafe edilen Mushaf-ı Şerif'in IRCICA tarafından hazırlanan özel nüshası ile bugün dünyanın her yerinde okunmakta olan Kur'an-ı Kerim'i kelime kelime, harf harf, hatta diş diş kontrol ettiğini ve arada herhangi bir değişikliğin olmadığını tespit ettiğini anlatan Altıkulaç, aynı çalışmayı Kahire'de bulunan ve yine Hz. Osman'a ait olduğu söylenen El-Meşhedü'l-Hüseyni mushafı üzerinde de yaptığını kaydetti.
Altıkulaç, çalışmalarının San'a mushafı üzerinde devam ettiğini belirterek, "O da bitmek üzere, yakında matbaaya göndereceğiz" diye konuştu.
Tayyar Altıkulaç, çalışmalarının 10 yıldır devam ettiğini ifade etti. Kur’an-ı Kerim’in kaynağının vahiy olduğunu ve mushaflara yazıldığını belirten Dr. Tayyar Altıkulaç, Kur’an-ı Kerim’in okunmasının ibadet hükmünde olduğunu dile getirdi. Kur’an-ı Kerim’in tamamen indiği ilk yıllarda hafızlar tarafından ezbere bilindiğini ve bu şekilde muhafaza edildiğini belirten Dr. Tayyar Altıkulaç, “Yapılan savaşlarda birçok hafızın şehit düşmesi üzerine kutsal kitabın başka bir şekilde muhafaza edilmesi gerektiği fikri doğmuştur. Hz. Ebu Bekir ve Hz. Osman’ın yaptığı çalışmalarla Kuran’ı Kerim yazılı bir kitap haline getirilmiştir. Hz. Peygamber’in vefat ettiği yıl içerisinde ashabın onayına sunulmuş, ashabın büyük bir bölümünün Kuran’ı Kerim’i başından sonuna kadar ezbere okuyabildiği bir dönemde kitaplaştırılmıştır” dedi.

Altıkulaç’a konferans sonrası İl Müftümüz Canbolat tarafından günün anısına çiçek takdim edildi. Konferansa yoğun bir katılımın olduğu ve ilgi ile izlendiği müşahede edildi.
23.12.2010 17:12:00